Ne hale geldi bu diziler arkadaşlar böyle? Yıllardır Dizi sektörü değişti gelişti. Eskiden bizim evin halleri vardı, sonlara doğru entrikalar olsada ilk hallerini bilenler bilir, nekadar bizden, nekadar doğal bir aile dizisiydi. Hatta daha da önce aynı kadroyla Ferhunde hanımlar vardı . Bizimkiler vardı, yıllarca devam etti. Bir Apartmanın sakinlerinin hayatını konu alan, farklı karakterlerin, ama çoğu bize yabancı olmayan hergün görmeye alışık olduğumuz karakterlerin oluşturduğu bir diziydi. Ekmek teknesi, Fırıncı baba ve kızlarının hikayesi. Mahallelinin de katılımıyla ne de şenlenirdi ortalık. Mahallenin Muhtarları, Süper baba, Şehnaz Tango, Çalı kuşu, Baba evi, daha neler var. pek çok örnek gelmiştir yaşı uygun olanların aklına eminim.
Şu saydığım dizileri bi gözünüzün önüne getirdiğinizde genel aile yapısından, Milli ve ahlaki değerlerimizden farklı birşeyler görebiliyor musunuz. Hepsi de her yaştaki aile ferdiyle birlikte oturup seyredilebilecek türden yapımlar. İsteyene seyrederken güldürecek, isteyene duygulandıracak-ağlatacak, isteyene de düşündürecek bol bol sahne ve malzeme var.
Bir de günümüz dizilerine dönelim. Son günlerin en çok konuşulan dizilerinden 'Fatmagül'ün suçu ne' ile başlayalım mı? Bununla ilgili çok geyik yapıldı internet aleminde, Fatmagül'ün suçu Bihter olmak vb. gibi. Ben hiç bu geyiye girmeyeceğim. Bikere yapılan en büyük eleştiriye katılıyorum. Tecavüz sahnesi, saati ve uzunluğu. (Fatmagül'ün fesat yengesi de ayrı bi sopalık bu arada ona da değinmeden geçemiycem.) Varlıklı ve nüfuzlu ailelerin genç şımarık çocukları, bir de, her ne kadar kendini onlar gibi hissetmese de onlarla beraber zaman geçiren köyden eski arkadaşları, tahminimce izleyen kimsenin tasvip etmeyeceği ölçüde içki içip, üstüne uyuşturucu hap ta alarak, zorla genç bir kızın ırzına geçiyorlar. Sahnenin balı akıtıla akıtıla anlatılıyor, iyice dimağlarda yer ettirilmesine çalışılıyor sanki. Biliyorlar ki sonra üzerinde çok konuşulacak bu sahnenin. avuçlarını ovuşturuyorlar.
Geçelim başka bir diziye. Kılıç günü. İlk bölümü izledim. 90 gün ömrü kaldığını öğrenen genç bir adam. aynı gün bir kız bebeği dünyaya geliyor. Çok Duygulandım inanın bazı sahnelerde. Kendimi Orda bi yerlere koyuverdim hemen. Manevi-Dini öğeler de işlenmişti aralarda, zira dizideki Kılıç Alinin manevi babası anladığım kadarıyla emekli bir imam. Onun yönlendirmeleri var . Bu sırada Başka Sahnelerde Yine Varlıklı Nüfuzlu Aileler çıkıyor ortaya ne tesadüf ki. Yine para-pul, Yine şan-şöhret, Yine içki ve seks alemleri. Para için çevrilien kirli entrikalar, Zenginin fakiri ezmesi, ve içki-seks alemine Kılıç Ali'nin manevi kardeşinin düşüvermesi. Ha bir de gay sahnesi var ki Türk dizilerinde bir ilk olduğunu sanıyorum. İlk defa yatakta gay'leri görüyoruz.
Geçelim başka bir diziye. Kılıç günü. İlk bölümü izledim. 90 gün ömrü kaldığını öğrenen genç bir adam. aynı gün bir kız bebeği dünyaya geliyor. Çok Duygulandım inanın bazı sahnelerde. Kendimi Orda bi yerlere koyuverdim hemen. Manevi-Dini öğeler de işlenmişti aralarda, zira dizideki Kılıç Alinin manevi babası anladığım kadarıyla emekli bir imam. Onun yönlendirmeleri var . Bu sırada Başka Sahnelerde Yine Varlıklı Nüfuzlu Aileler çıkıyor ortaya ne tesadüf ki. Yine para-pul, Yine şan-şöhret, Yine içki ve seks alemleri. Para için çevrilien kirli entrikalar, Zenginin fakiri ezmesi, ve içki-seks alemine Kılıç Ali'nin manevi kardeşinin düşüvermesi. Ha bir de gay sahnesi var ki Türk dizilerinde bir ilk olduğunu sanıyorum. İlk defa yatakta gay'leri görüyoruz.
Yaprak dökümünü anlatmaya gerek var mı bilmem. Yıllardır iliğimizi kemiğimizi kuruttu bu dizi. Kim kiminle nerede ne yapıyor, hangi dolapları çeviriyor, hangi yalanları söylüyor, takip edemez olduk artık. Ali rıza Bey'in aşırı gururu sonunda kendisini yataklara düşürdü, o insanlara muhtaç etti. Neyseki az kaldı bitiyor artık.
Demek istediğim şu. Bana katılan olur mu bilmem. bu diziler yoluyla bizim insani değerlerimiz, ahlaki değerlerimiz, dünyaya bakışımız, ve daha birçok şey değiştirilmek isteniyormuş gibi geliyor bana. ince ince bişeyler işleniyor sanki bize. filmlerde dizilerde görerek alışıp bazı şeyleri günlük hayatta da gördüğümüzde normal karşılamaya başlıycaz yakında. Dizilerde gördüğümüz lüks hayata, evelere sahip olmak isteyeceğiz. biz değilse bile bizden sonraki nesiller. Ordaki karakterlerin saçlarına benzer saçlar, elbiselerine benzer elbiseler göreceğiz sokaklarda, görüyoruz da zaten. bir süredir bu değişim başladı.
Çok ta karamsar konuşmayayım. Bunun tersi sağduyulu, milli ve manevi değerlere göre yapılan yayınlar da var tabi. Ama yine de bu adı geçen ve benzer dizilerin çok reyting alması beni endişelendirmiyor değil yani. Biliyorum ki bu konuda benim gibi hatta ben den çok daha duyarlı olan çok fazla insan var. ben sadece bu endişemi paylaşmak istedim. İnşallah Manevi değerlerimize sahip çıkarız. Gelecek nesillere Güzel miraslar bırakabiliriz.
Yorumlar
Yorum Gönder